Bağırsak Mikrobiyomunun Sosyal Anksiyete Üzerindeki Etkisi
Bağırsak Mikrobiyomu ve Sosyal Anksiyete Arasındaki İlişki
Bilim insanları, bağırsaklardaki mikroorganizmaların sosyal anksiyete bozukluğuna (SAD) potansiyel bir etken olarak katkıda bulunabileceğini ve bu alanda yenilikçi tedavi yöntemlerinin kapısını aralayabileceğini keşfettiler. Daha önce yapılan çalışmalar, bağırsak mikrobiyomunun, SAD sahibi bireylerde sağlıklı bireylerden farklılık gösterdiğini ortaya koymuştu.
Yeni Araştırmanın Bulguları
Yakın tarihli bir araştırmada, sosyal anksiyete bozukluğu olan kişilerin bağırsak mikroplarının farelere transferi sonucunda, bu hayvanların sosyal stres karşısında daha güçlü tepkiler gösterdiği belirlenmiştir. University College Cork’ta görevli araştırmacılar, genetik ve çevresel faktörlerin yanı sıra, bağırsak mikrobiyomunun da SAD gelişiminde önemli bir rol oynayabileceğini vurguluyor.
Araştırma Yöntemi
Araştırmacılar, 6’sı sağlıklı ve 6’sı sosyal anksiyete bozukluğuna sahip olmak üzere toplam 12 katılımcıdan dışkı örnekleri toplamışlardır. DNA analizi yoluyla, iki grubun bağırsak mikrobiyomunun önemli ölçüde farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Daha sonra, bu örnekler laboratuvar farelerine nakledilmiş ve hayvanların davranışları üzerindeki etkileri incelenmiştir.
Çarpıcı Sonuçlar ve Yeni Bakteri Türleri
Gerçekleştirilen testler, sosyal anksiyete bozukluğu olan katılımcılardan alınan mikroplarla zenginleştirilen farelerde, sağlıklı bireylerden alınan mikroplarla zenginleştirilen farelere kıyasla, üç farklı bakteri türünün keşfedildiğini göstermiştir. Bu bulgular, bağırsak mikrobiyomunun SAD üzerindeki muhtemel nedensel rolünü güçlendiriyor. Araştırma sonuçları, sosyal anksiyete bozukluğu olan bireyler için potansiyel yeni tedavi yolunu işaret ediyor.
Türkiye’nin En Çok Okunan Kamu İş Memur İŞKUR Personel Alımı Haber Sitesi kamupersonel.com Teşekkür Eder
